İki kızımız var. Birisi Y Kuşağının son dönemleri, diğeri Z kuşağının başında. Y kuşağından olan kızım ile kısa bir süre de olsa iş arkadaşlığımız oldu. Çok gurur vericiydi. Ona bildiğim her şeyi öğretmek, gelişimine katkı vermek için çok değerli bir iş arkadaşlığı idi. O’nun kişiliğinde aynı yaş grubunun nelerden hoşlandığını, nelere değer verdiğini üç aşağı beş yukarı biliyordum.
Wikipedia’dan aldığım aşağıdaki tabloda Türkiye nüfusunun kuşaklara göre dağılımı görülüyor.
Alfa kuşağının henüz okul çağında olduğunu düşünürsek, Y ve Z kuşakları toplam nüfusun yaklaşık %53,6'sını oluşturmaktadır. Bu genç ve dinamik nüfus, ülkenin ekonomik ve sosyal yapısında önemli bir rol oynamaktadır.
Y kuşağının tamamı Z kuşağının ise neredeyse yarısı iş hayatında çalışma çağında. Yani yaklaşık 36 milyon genç insan, tarlada, fabrikada, ticarethanelerde, küçük işletmede, KOBİ’de, uluslararası şirketlerde, kamuda, özel sektörde, gönüllü kuruluşlarda vs çalışıyor veya iş arıyor.
Büyük kızımın içine dahil olduğu Y Kuşağını şöyle tanımlayabiliriz;
1. Esneklik:
Çalışma saatlerinde ve mekanlarında esneklik isterler.
Uzaktan çalışma ya da hibrit modeller onlar için çekicidir.
2. Anlam Arayışı:
Yaptıkları işin bir amacı ve toplumsal katkısı olmasını beklerler.
Şirketlerin çevresel sürdürülebilirlik ve sosyal sorumluluk projelerine önem vermelerini isterler.
3. Teknolojiye Uyum:
Teknolojiyi iş süreçlerinde aktif olarak kullanmayı tercih ederler.
Verimliliği artıran dijital araçların benimsenmesini isterler.
4. Kişisel Gelişim ve Eğitim:
Sürekli öğrenme fırsatları ve kariyer gelişimi sunan şirketlerde çalışmayı tercih ederler.
Mentorluk ve eğitim programlarına katılım onlar için önemlidir.
5. İş-Yaşam Dengesi:
Aile ve sosyal yaşamlarına da zaman ayırabilecekleri bir iş düzenine ihtiyaç duyarlar.
Tükenmişlik sendromuna karşı hassastırlar.
6. Takdir ve Geri Bildirim:
Başarılarının düzenli olarak tanınmasını beklerler.
Hiyerarşik yapılardan ziyade açık ve samimi bir iletişim ortamını tercih ederler.
Z kuşağı olan küçük kızımın kuşağını ise şöyle tanımlayabiliriz;
1. Çeşitlilik ve Kapsayıcılık:
İş yerinde çeşitliliğin ve kapsayıcılığın desteklenmesini beklerler.
Farklılıkları kabul eden bir çalışma kültürü onlar için önemlidir.
2. Teknolojik Entegrasyon:
Dijital yerliler olarak, teknoloji ve yapay zekanın iş süreçlerinde etkin kullanılmasını isterler.
Yavaş ya da eski teknolojilerden hoşlanmazlar.
3. Hızlı Kariyer Gelişimi:
Kısa sürede yükselme fırsatları ve net bir kariyer yolu isterler.
Uzun süre aynı pozisyonda kalmayı genelde tercih etmezler.
4. Esneklik ve Özgürlük:
Çalışma koşullarında esneklik talep ederler (uzaktan çalışma, serbest çalışma saatleri vb.).
Mikro yönetimden hoşlanmazlar; kendi yöntemleriyle çalışmak isterler.
5. İşin Eğlenceli Olması:
İş yerinde eğlenceli ve yaratıcı bir ortam isterler.
Monoton görevlerden kaçınma eğilimindedirler.
6. Sosyal ve Çevresel Duyarlılık:
Şirketlerin çevre dostu politikalar izlemesini beklerler.
Sosyal sorumluluk projeleri ve etik değerler onlar için önemlidir.
Anımsayacağımız gibi 11.Nisan.2020’de ilk Covid 19 pandemi kısıtları ile sokağa çıkma yasakları başladı, önce çalışmamaya sonra da evden çalışmaya başladık. Ta ki 1.Temmuz.2021’de başlayan normalleşme sürecine kadar. Bu dönem acı olduğu kadar yeni çalışma şekillerini tanımak için öğretici de oldu. Yapılabilen birçok yerde evden çalışma diye bir düzeni geç de olsa keşfetmiştik. Baby Boomerlar ve X kuşaklarının deneyimleri ve Y ve Z kuşaklarının ortak özellikleri ile bu dönemi geride bırakırken onlardan çok şey öğrendik. Y ve Z kuşağının benzeşen ve farklılık gösteren yönlerini şöyle tanımlayabiliriz;
Benzerlikler: Esneklik, teknolojiye uyum, iş-yaşam dengesi, anlam arayışı ve toplumsal katkı beklentileri.
Farklılıklar: Z kuşağı daha bireysel ve hızlı sonuç odaklıdır. Y kuşağı ise ilişki kurmaya ve uzun vadeli değerlere daha çok önem verir.
Son olarak bu gençleri yönetenlere, liderlik edenlere önerilere şunları dahil edebiliriz;
Çalışma ortamını dijitalleştirip, esnek çalışma modellerini benimsemek.
Çeşitliliği ve kapsayıcılığı destekleyen bir kültür oluşturmak.
Düzenli geri bildirim ve mentorluk sunmak.
Şirket politikalarını çevresel ve toplumsal sorumlulukla uyumlu hale getirmek.
Çalışanlara bireysel kariyer hedeflerine ulaşmaları için destek sağlamak.
Bu yaklaşımlar, Y ve Z kuşaklarını iş hayatında daha mutlu ve verimli hale getirebilir.
Yeter ki onları birer çocuk, doyumsuz gençler, sorumsuz gençler olarak görmeyelim. Onları geliştirmek, kendilerini gerçekleştirmelerine destek olmak için doğru liderlik davranışları sergilemeliyiz. Onların işi bizden daha zor. Çünkü iş hayatında Alfa kuşağından neler gelecekler bakalım göreceğiz (görecekler).
Mutlu ve başarılı bir hafta dileklerimle.
Sağlıcakla kalın.
11.12.2024
Comments